Böğürtlenin Faydaları ve Zararları
Gülgiller familyasının üyesi olan böğürtlen, dünya mutfağında oldukça önemli yer kaplayan bir meyvedir. Lezzeti yanı sıra çeşitli kullanım alanları dolayısıyla gastronominin yanı sıra kozmetik alanında da oldukça ciddi bir talep görmektedir. Böylesine popüler bir meyve olmasından dolayı, faydaları ve zararları nelerdir sorusu da oldukça gündeme gelmektedir. En sevilen yaz meyvelerinden biri olan ve içeriğinde barındırdığı bol miktarda vitamin ve mineraller sayesinde sağlığımız için hemen her açıdan oldukça ciddi bir fayda sağlamaktadır. Bağışıklık sistemi yanı sıra cilt ve saç bakım ürünü olarak da kullanılabilmekte olan böğürtleni gelin biraz daha yakından tanıyalım.
Böğürtlenin Faydaları
İçindekiler
- Antioksidan bakımından oldukça zengin bir içeriğe sahip olan böğürtlen, vücudun temizlenmesini ve zararlı unsurların atılmasına yardımcı olur.
- Kanser riskini ciddi oranda düşürdüğü bilinmektedir.
- Oldukça lezzetli olan bu meyve kan şekerini dengeler. Buna bağlı yaşanan pek çok sorun ve hastalığın giderilmesinde de kullanılabilmektedir.
- Fosfor ve magnezyum içeriği sayesinde zihinsel gelişimi destekler. Bunun yanı sıra unutkanlığın giderilmesinde de oldukça etkili olduğu bilinmektedir. Ayrıca beyin iltihaplanmasını azaltmaktadır.
- İçeriğinde bol miktarda bulunan lifler sayesinde ise sindirimi düzenler ve kabızlık sorununun giderilmesinde oldukça etkilidir.
- Kalp – damar hastalıkları riskini azaltmaktadır.
- C vitamini sayesinde bağışıklık sistemini güçlendirir ve çeşitli hastalıklara karşı siz tam anlamıyla izole eder.
- Magnezyum ve kalsiyum ise sağlıklı bir kemik ve diş yapısını desteklemektedir. Özellikle gelişim çağındaki çocuklar için kesinlikle önerilmekte ve düzenli olarak tüketilmelidir.
- C vitamini sayesinde cilt sağlığı için de oldukça etkili bir ürün olarak ön plana çıkar. Çeşitli kozmetik ürünlerinde sıklıkla gördüğümüz bu meyve, tam bir bakım ve temizlik ürünüdür de.
- Diyet yaparken kesinlikle istifade edilebilecek bir üründür. Düşük kalori ve çok life sahip olması dolayısıyla tokluk hissi verir ve gereksiz ara öğünlerin önlenebilmesini sağlar.
Böğürtlenin Saça Faydaları
Saç bakımı ve temizliği için genellikle yağı kullanılan böğürtlen, bu açıdan oldukça etkili bir içeriğe sahiptir. Lezzetinin yanı sıra zengin içeriği sayesinde saçlarınızı derinlemesine temizler ve bakımını sağlamaktadır. Kullanmış olduğunuz şampuanın içerisine ilave edeceğiniz yaklaşık 3-4 çay kaşığı kadar böğürtlen yağı, faydalarından istifade etmeniz için yeterli olacaktır. Bunun yanı sıra saf halde masaj yolu ile de hem saçlara hem de saç köklerine uygulayabilirsiniz. Yarıca böğürtlen, ahududu ve yaban mersini karışımından elde edeceğiniz doğal krem ile de saç bakımı yapılmaktadır. Bu muhteşem ürünün saçınıza sağlayacak olduğu faydaları da şu şekilde sıralayabiliriz;
- İçeriğinde bulunan antioksidanlar sayesinde saç derisinde bulunan ölü derilerin ve zararlı bakterilerin atılmasına yardımcı olur. Gözeneklerin tıkanmasına engel olan bu unsurlar böylece cildin sağlıklı bir şekilde hava almasını da engeller ve bu nedenle saç sağlığınız tehlikeye girmiş olur. Bu uygulamalar sayesinde ise hücre yenilenmeleri desteklenir ve canlı bir görünüm elde edilmiş olur.
- Yine içeriğinde bulunan çeşitli bileşenler sayesinde derinlemesine bir bakım imkânı sağlar. Saç uçlarını onarır ve kırıkların giderilmesini sağlar.
- Saç diplerine masaj uygulaması şeklinde kullanıldığında ise; kepek, egzama ve saç kökü iltihaplanmaları gibi sorunların yaşanmasını engeller.
- Hızlı ve sağlıklı bir saç gelişimini destekler. Bunun yanı sıra sağlıklı, canlı ve parlak bir görünüm sağlar.
- Cilt için de olduğu gibi en önemli özelliği olan nem dengeleyici yapısı sayesinde saç derisinin de nem dengesini sağlayarak, bu sorundan kaynaklı yaşanan pek çok rahatsızlığın tedavisinde de kullanılmaktadır.
Böğürtlenin Cilde Faydaları
Zengin içeriği ve aromatik kokusu sayesinde pek çok kozmetik markasının tercih ettiği böğürtlen, hazır ürünler yanı sıra doğal yapım temizlik ve bakım imkânı da sağlamaktadır. Saçlara faydaları başlığında değindiğimiz olan böğürtlen, ahududu ve yaban mersini karışımı, cilt sağlığı için de oldukça tercih edilen bir üründür. Bunun yanı sıra böğürtlen yağı da saf halde doğrudan cilt bakımı için kullanılmaktadır. Tüm bunların ötesinde yiyerek tüketmenin bile cilde onlarca faydası olan böğürtlenin cilde faydalarını şu şekilde sıralayabiliriz;
- Antioksidan özelliği, gözeneklerin derinlemesine temizlenmesine katkı sağlar. Böylece cilt sağlıklı bir şekilde hava alır ve canlı bir görünüm kazanır.
- Yaşlılığa bağlı görülebilen bazı cilt deformasyonlarının olumsuz etkilerini azaltır ve hatta erteleyebilmektedir.
- Sivilce, akne gibi iltihap oluşumlarının kurumasına yardımcı olurken olası iz kalması riskinin de ortadan kaldırmaktadır.
- Uykusuzluk, yoğun tempo ve stres dolayısıyla cildinizde meydana gelebilecek kırışıklık ve cansız görünüm gibi sorunları engellemektedir.
- Yüze faydaları yanı sıra vücudunuzun herhangi bir bölümünde oluşabilecek enfeksiyon ve mantar oluşumlarının tedavisi için de oldukça tercih edilmektedir.
- Hiç kuşkusuz en önemli özelliği olan nemlendirici etkisi sayesinde el ve ayaklarınızın bakımı için de son derece ideal bir üründür.
- Göz altında meydana gelen şişliklerin yok edilmesine de yardımcı olmaktadır.
Böğürtlenin Hamilelere Faydaları
İçeriğinde bol miktarda bulunan vitamin ve mineraller sayesinde, özellikle hamilelik dönemi gibi günlük besin değerleri ihtiyacının tavan yaptığı bir dönemde pek çok açıdan ihtiyacını karşılayabilmektedir. Anne yanı sıra bebeğin sağlıklı gelişimini de oldukça olumlu etkileyen böğürtlenin hamilelere faydaları ise şu şekildedir;
- Folat açısından oldukça zengin bir içeriğe sahip olan böğürtlen, doğum esansında yaşanabilecek pek çok kusurdan bebeği korumaktadır.
- Artan günlük besin değeri ihtiyacının hemen hepsini tek başını karşılayabilmektedir. Magnezyum, fosfor, kalsiyum ve C vitamini gibi bebeğin gelişimi için oldukça önemli olan vitamin ve mineraller sayesinde sağlıklı bir sürecin yaşanmasına olanak sağlar.
- Lifli bir yapıya sahip olması nedeniyle hamilelikte sıklıkla karşılaşılan kabızlık probleminin de önlenmesine yardımcı olmaktadır. Günlük olarak ihtiyaç duyulan lif ihtiyacının yaklaşık %25’ini karşılamaktadır.
- İçeriğinde ki bol kalsiyum ve magnezyum mineralleri sayesinde bebeğin sağlıklı bir kemik ve diş yapısına sahip olmasına katkı sağlar.
- K vitamini sayesinde ise kan pıhtılaşmasını tetikler ve hamilelik boyunca yaşanabilecek kanamalı sorunların şiddetini böylece azalmış olur.
Böğürtlenin Bebeklere Faydaları
İlk olarak belirtilmesi gerek husus şudur ki 8 aydan daha küçük bebeklere kesinlikle verilmemelidir. İçeriğinde bulunan zengin bileşenler, henüz sindirim sistemi tam anlamıyla gelişmemiş bebekler için zorlayıcı bir besin olabilir. Buna karışın yetişkinlerin yanı sıra gelişim aşasında olan bebekler ve çocuklar için, oldukça kullanışlı bir meyvedir. Lezzeti sayesinde de çocuklar tarafından büyük bir keyifle tüketilen böğürtlenin faydaları ise şunlardır;
- İçeriğinde bol miktarda bulunan C vitaminleri sayesinde çocuğunuzun bağışıklık sistemini güçlendirir ve böylece çeşitli hastalıklara karşı korur.
- Zengin kalsiyum içeriği sayesinde ise sağlıklı bir kemiz ve ağız yapısına sahip olmalarına katkı sağlar. Bunun yanı sıra boy uzamasını desteklediği bilinmektedir.
- Fosfor ve magnezyum ise, zihinsel gelişimine muhteşem bir şekilde destekler.
- İçeriğinde bulunan antioksidanlar sayesinde de vücudun temizlenmesine ve zararlı bakterilerden kurtulmaya katkı sağlar.
Böğürtlenin Besin Değerleri
100 gram böğürtlende bulunan kalori miktarı 30’dur. Bunun yanı sıra içeriğinde; 3,1 g karbonhidrat, 1,3 g protein, 6,7 g lif, 1,1 g yağ, 0 g kolesterol, 191 mg potasyum, 182 mg magnezyum, 56 mg fosfor, 0,9 mg demir, 46 mg kalsiyumun yanı sıra bol miktarda A ve k vitaminleri de bulunmaktadır.
Böğürtlen Yağı Faydaları
- En etkin kullanım alanı hiç kuşkusuz saç ve cilt bakımı içindir. Antioksidan özelliği, fosfor ve magnezyum zenginliği ve yüksek C vitamini değerleri dolayısıyla cilt ve saç bakımı için ihtiyaç duyduğunuz pek çok besin değerini içeriğinde barındırmaktadır. Gözenekleri derinlemesine temizler, nem dengesini sağlar ve hem saç hem de cilde canlı ve parlak bir görünüm kazandırır. Bunun yanı sıra el ve ayak bakım ürünü olarak da oldukça sık kullanılmaktadır.
- Boğaz ağrıları ve iltihabının tedavisinde doğal bir ürün olarak kullanılmaktadır.
- Yara, kesik ve sivilcelerin giderilmesinde de oldukça etkileyici bir katkı sağlamaktadır.
- C vitamini içeriği sayesinde hemoroit tedavisinde de etkin bir biçimde kullanılmaktadır.
Böğürtlen Yaprağı Faydaları
Klasik çay demleme yöntemi ile böğürtlen yaprakları kullanılarak elde edilen sıcak içecek sayesinde, sağlayacak olduğu pek çok faydadan istifade edilebilir. İhtiyaç duyulan dönemlerde veyahut akşam yemeğinden sonra tüketilmesi önerilmektedir. Faydaları ise şu şekildedir;
- Boğaz ağrılarına iyi gelmektedir. Soğuk algınlığı gibi mevsimsel hastalıklara karşı koruyucu bir etkiye sahiptir. C vitamini içeriği sayesinde vücudu hastalıklara karşı korur.
- En etkileyici özelliği hiç kuşkusuz ağız içinde ve dudaklarda meydana gelen yaralardır. İnsanın tüm keyfini kaçıran, yerli yersiz bir acı hissi veren ve hatta iştahını dahi kapatan bu yaraların oldukça hızlı bir şekilde tedavi edilmesini sağlar.
- Yüksek antioksidan özelliği sayesinde vücudunuzda bulunan toksinin idrar yolu ile atılmasını sağlamaktadır.
Böğürtlen Kökünün Faydaları
- Çok ciddi miktarda C vitamini içerir. Bu sebeple bağışıklık sisteminizi güçlendirir ve hastalıklara karşı koruyucudur.
- Solunuma bağlı rahatsızlıkların tedavisinde kullanılmaktadır.
- Kalp – damar sağlığını korur ve buna bağlı yaşanabilecek olası sorunları önler.
- Çeşitli kadın hastalıkları için de oldukça olumlu bir etkiye sahiptir. Özellikle adet düzensizliği sorununun giderilmesi için kullanılmaktadır.
- Şişkinlik hissini giderir ve sindirim sistemini düzenler.
Böğürtlenin Zararları
Diğer tüm besinler gibi azı karar çoğu zarar bir meyvedir. Zengin içeriği sayesinde onlarca fayda sağlamasına karşın aşırı tüketiminde veyahut bazı özel durumlar söz konusu ise uzak durulması gereken bir üründür. Olası zararları şu şekildedir;
- Daha önce kanser tedavisi olmuş veyahut hali hazırda oluyor olan kişiler, özellikle böğürtlen yaprağı çayından uzak durmalılardır. Zira bu ürünün içeriğinde bol miktarda bulunan tanen, tümör gelişimini olumlu etkileyebilir. Herhangi bir sağlık sorunu bulunmayanlar için dahi aşırı tüketimi neticesinde bu risk her daim mevcuttur.
- Böbrek taşı sorunu olanlar için de uygun bir meyve değildir. Zira içeriğinde bulunan oksalatlar, taş oluşumunu desteklemektedir.
- Herhangi bir bitkisel alerjik hassasiyeti olanlar da dikkatli ve ölçülü bir tüketim yapmalıdır.
- Aşırı tüketimi neticesinde mide bulantısı, baş dönmesi ve kusma gibi sonuçlar yaşanabilir.
- Hamile ve emziren annelerin böğürtlen meyvesi tüketmelerinde herhangi bir sakınca görülmemektedir (tabii ki aşırıya kaçmamak kaydıyla), fakat böğürtlen yaprağından elde edilen çayı kesinlikle tüketmemeleri önerilir.
- Özellikle kökü ve çayı, kolit gibi gastrointestinal hastalığından mustarip kişiler de önerilmez.
Böğürtlen Nasıl Saklanır
Pek çok tüketim şekli olduğu için ürünün nasıl muhafaza edilebileceğine yönelik sorunun cevabı da çoklu maddeler halinde olmak zorundadır. Reçel, bakım jeli, taze kayısı, kuru kayısı, kayısı çekirdeği ve çayı gibi farklı pek çok tüketim şekli mevcuttur. Bunların her biri için cevap verecek olursak;
- Reçel haliyle tüketiliyor ise dorudan güneş almayan bir bölgede ve cam kavanoz içerisinde muhafaza edilmesi önerilmektedir. Yaklaşık 1-1,5 sene kadar bu şekilde muhafaza edilebilmektedir. Bunun aynı sıra elbette buzdolabında da muhafaza edilebilmektedir.
- Bakım jeli olarak kullanılıyor ise bir veyahut iki kür kadar hazırlanmalı ve çokça yapılıp bekletilmemelidir. Zira içeriğinde bulunan bakım yağ asitlerinin uçması neticesinde herhangi bir olumlu etkisi kalmaz. Bu neden ev yağımı doğal bakım kremleri için oldukça kısa vadeli kullanım miktarı kadar hazırlanması önerilmektedir.
- Taze böğürtlen ise taze halde olabildiğince en ham hali ile tüketilmelidir. Zira herhangi bir işlem görmediği için dayanıklılık süreside oldukça kısadır. Eğer uzun süreli kullanım için yeterli miktarda taze kayısı elinizde mevcut ise, görünümünde ve tadında meydana gelebilecek olası deformasyonlar dikkatlice kontrol edilmeli ve ona göre tüketilmelidir.
- Böğürtlen kökünün özü ise kurutularak elde edildiği için bir kuruyemiş formundadır ve oldukça dayanıklıdır. Oda sıcaklığında gayet tabii rahatlıkla muhafaza edilebilir. Bunun yanı sıra bayatlamadan taze kavrulmuş halde tüketilmesi önerilmektedir.
- Böğürtlen yaprağı çayı ise uzun soluklu bir bekleyiş için uygun değildir. Zira çay formatında olduğu için demlendiği an sıcak olarak veyahut buzdolabında birkaç gün muhafaza ederek soğuk halde de tüketilebilmektedir.
Böğürtlen Buzdolabında Nasıl Saklanır
Böğürtlenden elde edilen tüm ürünler buzdolabında saklanabilir. Elbette yapısına göre dayanıklılık süresi belirlenir lakin buzdolabı için uygun olmayan herhangi bir formu bulunmamaktadır. Bu nedenle rahatlıkla muhafaza edilebilir. Bu konuda önerilebilecek en önemli husus ise şudur ki genellikle cam malzemelerin içerisinde muhafaza edilmesi önerilmektedir. Aynı zamanda ağzı kapanabilir bir malzeme olursa ki kavanoz gibi, muhafaza süresi de oldukça artar.
Böğürtlen Nasıl Yenir
Tüketilişi açısından oldukça zengin bir kullanım alanına sahiptir. Tatlılardan, sıcak içeceklere, reçelden ham halde tüketilmesine kadar hemen her çeşit kullanım alanı mevcuttur. Zira kökü, yaprakları ve kendisi de kullanılarak pek çok ürün elde edilebilmektedir. Kökü ve yaprağının kaynatılması sonucu demleme yolu ile elde edilecek olan çay, sıcak veyahut soğuk içecek olarak tüketilebilir. Bunun yanı sıra yine yaprakları kaynatılarak gargara yolu ile de tüketilebilmektedir. Ham halde taze olarak tüketmek de mümkündür ki en beğenilen halidir zira doğada alelade yerlerde kolaylıkla karşılaşabileceğimiz bir üründür. Bunun yanı sıra keklere, yemeklere ve yoğurda dahil edilerek de kullanılmaktadır. Eşsiz özelliklerinde istifade etmenin yanı sıra yukarıda bahsettiğimiz zararlarını da göz önünde bulundurarak rahatlıkla tüketebileceğiniz bir üründür.
Böğürtlen Nasıl Yetişir
Yaban halde doğada kolaylık karşılaşabileceğimiz bir üründür. Özellikle ırmak yataklarında ve tarla sırtlarında görülen böğürtlen bitkisi, dikenli gövdesine rağmen seyrek ve alçak bir yapıya sahip olması dolayısıyla rahatlıkla toplanabilmektedir. Yaban halde bol miktarda bulunuyor olmasına karşın tüm dünyada pek çok alanda oldukça talep gören bir ürün olması dolayısıyla profesyonel tarımcılığın tekniklerinden istifade edilerek de üretimi yapılmaya başlanmıştır. Peki ya Böğürtlen bitkisi nasıl yetişir gelin bunu inceleyelim.
Böğürtlen yetiştiriciliğinde en dikkat edilmesi gereken husus topraktır zira toprağını beğenmek açısından birazcık nazlı bir meyvedir. Kumlu, killi ve organik, su tutma kapasitesi yüksek, iyi ölçüde drene olabilen ve nemli bir toprakta ekim yapılması gerekmektedir. Buna karşın fazla tuzlu ve kireçli topraklarda ise kesinlikle verim elde edilmez ve hatta bitki erkenden bir vakitte kurur. İklim olarak ise ılıman bölgeleri sevmektedir. Özellikle Akdeniz coğrafyası onun için eşsizdir. Ülkemiz de dünya böğürtlen üretiminde birince sırada gelmektedir.
Ekim işlemlerine gelecek olursak, kışları soğuk olan bölgelerde ilkbahar başlarında, kışları ılık geçen bölgelerde ise kış aylarında yapılan dikimler en iyi verimi vermektedir. Fidanlar, mevcut bitkilerin yeni filizlenmiş dalları kesilerek elde edilir ve kısa süreli suda bekletmenin ardından kök salar. Bunun üzerine toprağa alınır ve kökleri iyice güçleşir. Henüz daha küçük iken buradan alınıp istenilen bölgeye taşınabilir. Rüzgârsız havalarda dikim yapmak en ideal olanıdır. Yaralı ve uzun kökler temizlenir ve dikim yapılır. İki fide arası mesafe 40-45 cm ve derinliği ise 25-30 cm olmalıdır. Önceden hazırlanmış ve gübre ile takviye edilmiş toprak fidenin dibine doldurulur. Kökleri tamamen toprak altında kalıncaya dek gömülür. Hemen ardından can suyu verilir ve toprak bu su ile çöker ve sıkılaşır. Sonrasında ise düzenli bakım ve sulamaları yapılarak üretimi gerçekleştirilir. Hasadı ise özellikle temmuz ve ağustos aylarında yüksek bir orana ulaşmaktadır.
Çeşitlerine göre fide ekim aralıkları ise farklılık göstermektedir. Örneğin dik büyüyen böğürtlen cinsi için bir buçuk metre mesafe aralığı ile, yatık büyüyenler için ise üç metre aralığı ile dikilmelidir.
Böğürtlen Evde Nasıl Yetiştirilir
Böğürtlen nasıl yetiştirilir başlığında bahsetmiş olduğumuz sıralama aynen takip edilmelidir lakin mekânsal imkanlar dolayısıyla bazı hususlar göz önünde bulundurulmalıdır. Zira açık ha değil de kapalı bir alanda yetiştirileceği için rahatsız edici boyutlara ulamaması adında daha bodur tipte böğürtlen cinsleri seçilmelidir. Bunun yanı sıra hemen her zaman el altında olacağı için dikenli gövdelere sahip cinslerin aksine dikensiz bir cins seçilmelidir. Aynı zamanda gün ışığı alabilecek bir mevkide konumlanmalıdır. Bunun yanı sıra saksısı geniş ve derin olmalıdır.